Bir şey yaparken aklınızın başka şeylerde olmasından daha kötü bir şey yokmuş, 3 ay boyunca bunu öğrendim. Tam zamanlı çalışmaya başlamamla beraber önce antrenmanlarımı, sonra kitap okumayı ve daha sonra da sevdiğim birçok şeyi bırakmam gerekti. Ofis içi çalışmalarımın yanı sıra kendi projelerimi geliştirmekten başka hiçbir şeye zamanım kalmıyordu…
3 ay oldu ve artık içimdeki antrenman yapma tutkusu bastıramayacağım bir seviyeye geldi. Antrenman yapmayı ve ufaklıklara ders vermeyi o kadar özledim ki, anlatamam. 3 ay boyunca yalnızca 4 kitap okuyabildiğimden dolayı, kitap okuma isteğim de azımsanmayacak seviyede hani… Nasıl anlatsam daha fazla bilmiyorum. Lafın kısası, işimi ve iş arkadaşlarımı ne kadar çok seversem seveyim tam zamanlı çalışma benim için çok uygun bir şey değilmiş.
Bu düşüncelerim doğrultusunda, 3 aydır SEO Uzmanı ve WordPress Geliştiricisi olarak severek çalışmakta olduğum Webtures‘ten ayrılma kararı aldım. Benim için zor verilmiş bir karar olsa da, kalbimin sesin dinlediğim için kararıma güveniyor ve en iyisinin olacağını umuyorum. Başta Kaan Gülten (SEO Hocası) olmak üzere, 3 aylık süre boyunca beraber çalıştığım herkesten ve eğlenceli ofis ortamımızdan ayrıldığım için içim buruk ancak, SEO Hocası’ndan mezun olmak bu burukluğa güzel bir tat katıyor.
Kısa dönemde kendi çalışmalarım ve freelance (SEO danışmanlığı gibi) çalışmalar haricinde hiçbir çalışma yapmayı düşünmüyorum. Yine de, umarım yapacağım bu çalışmalarla bile hocamanın yüzünü kara çıkarmam. Neyse, vedaları uzatmak sadece daha fazla üzülmeye sebep olurmuş, bu yüzden kısa tutayım. 3 aylık süre boyunca beraber çalıştığım herkese buradan teşekkürlerimi sunuyor ve Webtures firmasına geliştirmekte oldukları birbirinden güzel projelerde başarılar diliyorum.
Yarın ilk iş olarak, hiç beklemeden, antrenmanlarıma yeniden başlayacağım. Ayrıca bol bol kitap ve blog okuduktan sonra, artık buraya bol bol yazmaya da başlayacağım. Son olarak, ofiste son zamanlarda bolca dinlediğimiz The Downeaster “Alexa” ile bitireyim bu yazıyı…