2012 yapımı Les Misérables (Sefiller), Victor Hugo‘nun çok sevdiğim romanından sinemaya uyarlanan harika bir müzikal. Yönetmenliğini Tom Hooper‘ın yaptığı film, hem birçok yıldızı barındıran oyuncu kadrosuyla hem de harika müzikleriyle, benim gibi müzikal film severlerin mutlaka izlemesi gereken harika bir uyarlama…
3 Oscarlı filmin başrolünde, harika filmlerinin yanı sıra müzikal şovmenlikteki başarısıyla da yakından tanıdığımız Hugh Jackman var. Hugo’nun unutulmaz karakteri Jean Valjean‘a hayat veren Jackman, film boyunca karakterin yaşadığı acıları harika bir şekilde ekrana yansıtıyor. Bir somun ekmek çaldığı için tüm hayatı boyunca acı çekecek olan Valjean’ın peşini hiç bırakmayacak ve ona tüm acılarını daha da çekilmez kılacak Javertkarakterini ise 2000 yapımı Gladiator filmiyle hepimizin yakından tanıdığı, Russell Crowe canlandırıyor.
Bu iki usta oyuncunun yanında, film boyunca oynadığı her sahnede sizi ekrana kilitleyecek, güneş gibi parlayacak öyle bir Fantine var ki, onsuz geçen uzun bölümlerde film epey durağan gelebiliyor. Bu filmdeki harika performansıyla En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu ödülünü kazanan, Anne Hathaway‘den bahsediyorum. Gözüktüğü her sahnede beni büyülemeyi başardı.
Ayrıca rolü ve makyajıyla Tim Burton‘ın bir filminde fırlayıp gelmiş gibi görünen Helena Bonham Carter, Eddie Redmayne ve Amanda Seyfried de filmin kadrosunda göze çarpan diğer oyuncular. Filmin müziklerine gelirsek…
Filmin harika parçaları içerisinde, bir parça var ki, benim için anlamı çok büyük. Gezi’de Çapulcu Korosu’nun Türkçe’ye çevirerek söylediği Do You Hear The People Sing filmde dinlediğinizi ilk sahneden itibaren dilinize yapışıyor. Öyle ki, filmi izledikten sonra uzun bir süre boyunca sürekli olarak dinlemiştim. Bunun yanında Castle On A Cloud eşsiz müziğiyle, I Dreamed a Dream de Hathaway‘in harika performansıyla filmin sevdiğim diğer parçaları oldu.
Velhasıl, Victor Hugo‘yu ayrı, müzikal filmleri ayrı severim, uzun müzikallerden bile sıkılmam diyorsanız, bu filmi mutlaka izlemelisiniz. Bunları diyemiyorsanız bile, “yalnızca Anne Hathaway‘in eşsiz oyunculuğu için izleyin” derim.