Kategoriler
Kitap

Yaprak Fırtınası – Gabriel Garcia Marquez

Gabriel Garcia Marquez’in ilk önemli eseri olan Yaprak Fırtınası (La Hojarasca), üç farklı kuşaktan anlatıcının bulundukları duruma dair hatırlarını ve düşüncelerini aktardıkları; ölüm, yalnızlık ve savaş temasının işlendiği çarpıcı bir yapıt. Yazarın birçok öyküsünün geçtiği Macondo kasabası ilk kez bu kitapta karşımıza çıkıyor.

Değerlendirme: 3.5 / 5.

Şer Saatinin ardından Gabriel Garcia Marquez‘in eserlerini kronolojik olarak okumaya karar verdim. Geriye dönerek, öykü yazmaya başlamasının ardından, 1955 yılında yayınladığı Yaprak Fırtınası‘nı elime aldım. Bu roman, yazarın ilk önemli eseri olarak kabul ediliyor. Onur, din, realizm ve birçok kavramın iç içe geçtiği, ölüm, yalnızlık ve savaş temasının işlendiği kitapta yazar, okuyucusunu Yüzyıllık Yalnızlık ile ünlenen Macondo kasabası ile ilk kez buluşturuyor.

Hikaye, emekli bir albayın kasabada kimsenin sevmediği bir adama verdiği söz etrafında oluşuyor. Kasabanın doktoru olan bu adam intihar ettiğinde, albay verdiği söz üzerine onun cenazesini düzenlemek istiyor; ancak kasaba halkı bu durumdan büyük bir rahatsızlık duyuyor. Bu yüzden, bir dükkanın arka odasında hazırlanan cenazeye işçiler haricinde yalnızca albay, kızı ve torunu katılıyor. Dramatik bir sahneyle başlayan roman, daha sonra bu katılımcıların anılarıyla geçmişe yöneliyor. Üç farklı kuşaktan anlatıcının hatıralarına yolculuk yapıyoruz. Marquez, bu üçlünün bulundukları ana nasıl geldiğinin çarpıcı bir portresini çizmeye başlıyor.

İnanın ben tanrıtanımaz değilim, albayım. Olan şu ki, Tanrı’nın var olduğunu düşünmek, var olmadığını düşünmek kadar rahatsız ediyor beni. Bu yüzden bunu hiç düşünmemeyi yeğliyorum.

Yaprak Fırtınası, Gabriel Garcia Marquez, s89-s90.
Yaprak Fırtınası, ülkemizde Gabriel Garcia Marquez'in yayın haklarını elinde bulunduran Can Yayınları tarafından basılıyor.

Kitapta, bugünün zamanında geçen tüm cenaze bir saat içerisinde olup bitiyor ama geçmiş oldukça karmaşık. Bu karmaşıklık içerisinde ustalıkla işlenen ölüm ve yalnızlık temaları, yalnızca doktor karakteri üzerinden değil, ilk anlatıcı olan çocuktan bir diğerine, farklı kuşaklardan farklı açılarla okuyucuya sunuluyor. Yazar bir anlatıcının anılarını sona erdiğinde, bizi yeniden bugüne getirerek odanın içerisindeki bir başka anlatıcının kollarına bırakıyor. Son ise, yazarın tarzında, başlangıçtan pek farklı olmuyor.

Kitapta dikkatimi çeken en önemli unsur, Marquez’in kullandığı farklı anlatım teknikleriydi. Deneysel olarak görebileceğimiz bu ilk uzun hikayesinin bazı bölümlerini anlatış şekline, daha sonraki yıllarda kaleme aldığı ustalık dönemi eserlerinin bütününde rastlıyoruz. Bununla beraber, ilk eserinde de savaş temasından uzak kalmadığını görüyoruz. Kasabanın durumunu Muz Katliamı üzerinden çok güzel tanımlıyor ve siyasi göndermelerde bulunuyor… Özgünn adı La Hojarasca olan romanı, Can Yayınları‘ndan, İnci Kut‘un başarılı çevirisiyle okuyabilirsiniz. Puanım: 3,5/5

KAYNAKÇA
  1. La hojarasca – Wikipedia
Murat Yıkılmaz » Okuduklarım » Kitap » Yaprak Fırtınası – Gabriel Garcia Marquez

Bir Cevap Yazın