Amin Maalouf, çok uzun süredir okumak istediğim yazarlardan bir tanesiydi ve nihayet en bilinen romanlarından olan Doğu’nun Limanları ile onun engin dünyasına adımımı atabildim. Farklı çoğrafyalarda geçen, farklı dinlerden, farklı milletlerden birçok karakterin bulunduğu romanımızın baş karakteri İsyan Kitabdar. Bir baba çocuğuna İsyan adını neden koyar? Kitabımız da işte bu soruyla doğan hayatı anlatıyor…
Büyük annesi bir Osmanlı padişahının kızı olan İsyan, baba tarafından Türk olmakla beraber, anne tarafından da Ermeni’dir. İsyan, oldukça karmaşık bir geçmişi olan Kitabdar ailesine katıldığında, babası ona büyüdüğünde büyük bir direnişçi olması umuduyla İsyan adını verir. Tüm çocukluğu boyunca da İsyan’ın omuzlarına bu yükü yükler. İsyan ise yalnızca doktor olduğunun hayalini kurmaktadır…
Üniversite yaşına geldiğinde, babasını kandırarak ikna etmeyi başaran İsyan, tıp eğitimi almak için Fransa’ya gider. Fransa’da yabancı bir öğrenci olarak geçirdiği zamanın ardından İsyan’ın yolu bir süre sonra düşünceleri sebebiyle Fransız direnişçileri ile kesişir ve kendisini direnişin içerisinde bulur. Fransa kurtulduğunda direnişten bir kahraman olarak çıkan İsyan’ı ülkesine döndüğünde ise ailesine dair acı bir manzara beklemektedir…
İsyan Beyrut’a döndüğünde, tüm ailesini dağılmış bir halde bulur. Abisi hapistedir, ablası evlenmiş ve gitmiştir, babasının tüm bunlara karşı tek tesellisi ise, İsyan’ın hayalini kurduğu gibi bir direniş kahramanı olmasıdır. Babasını mutlu etmek adına direnişteki rolünü kabul eden ve ailesinin adını temizleyen İsyan, Beyrut’ta geçirdiği günlerin birinde karşısında Fransa direnişinde tatanıştığı Clara’yı bulur ve onunla evlenir… Hikâyemizin en trajik kısmı da işte bu evlilikle beraber başlar ve 28 yıl sürer…
Kitabın Künyesi
Kitabın Adı: Doğu’nun Limanları
Orjinal Adı: Les Échelles du Levant
Yazar: Amin Maalouf
Çeviri: Saadet Özen
Kitap Editörü: Elif Gökteke
Düzelti: Filiz Özkan
Kapak Tasarımı: Nahide Dikel
Kapak Baskı: Promat Basım Yayım
ISBN: 978-975-08-0977-7
Sayfa Sayısı: 176
Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları
“Can çekişen Osmanlı İmparatorluğu ve Beyrut ile Frans arasında yaşamı sürüklenen İsyan. Doğu’nun Limanları bu yüzyılın başını, bir insanın trajik öyküsünün içinden anlatıyor.”
Kitaptan Alıntılar
Peki ya gelmeyince ne oldu, onu mu merak ediyorsunuz? Sorunuzun cevabı içinde. Gelmemenin bir vakti yoktur. İnsan coşkuyla beklerken ne kadar zaman geçerse, o büyük günün yaklaştığına o kadar inanır. Bir yıl geçmiş? Ne yapalım, dersiniz, hazırlanması en az bir yıl sürerdi zaten… İki yıl mı geçmiş? Gelmesinin eli kulağındadır…