Kategoriler
Kitap

Aynanın İçinden – Lewis Carroll

İkinci Alice macerası olan Aynanın İçinden, yazarı Lewis Carroll’un sefil sapkınlığından ve düşüncelerinden uzak durulması adına yok sayılması ve okunmaması gereken bir eser…

Değerlendirme: 0 / 5.

Aynanın İçinden, İngiliz yazar Charles Lutwidge Dodgson‘un Lewis Carroll takma adıyla yazdığı iki Alice kitabının ikincisidir. İlk kitaptan altı yıl sonra, 1871 yılında yayınlandı. Alice Harikalar Diyarında da, bir tavşan deliğinden girdiği dünyada maceralar yaşayan Alice, bu hikayede odasındaki aynanın içinden alternatif bir dünyaya geçmektedir. Bu alternatif dünyada, mantık da dahil olmak üzere her şey terstir. Kendisini devasa bir satranç tahtasında piyon olarak bulan Alice, piyonluktan kraliçeliğe uzanan macerasında birçok farklı karakter ve bilmeceyle karşılaşır.

Kitap ve Yazar Üzerine Kısa Yorumum

Bloğumda, okuduğum kitapları fırsat buldukça anlatıyor ve yorumluyorum. Her yazımın benim için en önemli kriteri, yayımla butonuna bastığımda içime siniyor olmasıdır. Geçtiğimiz günlerde ilk kez bu kriterimi çiğneyerek bir yazı yayımladım. Dodgson’ın hayatına dair okuduklarım, Alice Harikalar Diyarında yazımı çok ama çok isteksiz, yazmama sebep oldu. Bir görev gibi, zoraki yazdım. Bir yandan bloğuma bu kitabı da aktarmak istiyordum. Diğer yandan ise, psikoseksüel gelişiminde sorun yaşadığını düşündüğüm yazarın bir şeyinin tanıtılmasını doğru bulmuyordum. Kendimi zorladım ama kitaba dair pek bir şey yazamadım. Araştırma sürecimi de tam açıklamadan, Dodgson’a dair vardığım yargıyı gelişi güzel aktardım.

Hâlen aynı noktadayım. Böyle bir konuda düşüncelerimi uzun uzadıya aktarmak, tartışmak ve açıklamak hoşuma gitmiyor. İçimdeki duyguları da yazıya kolayca yansıtamıyorum. Aslında ilk kitaba göre bu hikayeyi daha ilgi çekici buldum. Hatta okurken kendimce mantıklı saçmalıklar dediğim aktarmaları beğendim. Üzerine düşünmüştüm ama yazara dair okuduklarımdan sonra bu hikayeyi incelemek de hiç ama hiç içimden gelmedi. Kayıtsız kalıp, hiçbir şey demeden kitaplıktaki yerine geri koymayı da istemedim. Bu yüzden bu kitabı da ilk kitap gibi, okunmaması ve okutulmaması gereken bir kitap olarak düşündüğümü aktarmak istiyorum. Dediğim gibi, Dodgson’ın yalnızca sefil sapkınlığından ve loş odalarda çektiği müphem fotoğraflarından değil, kitaplarını okumaktan ve okutmaktan da uzak durmak gerek. Puanım: 0/5.

Bir Cevap Yazın