Kategoriler
Kitap

Masallar – Aisopos

Didaktik mitolojinin babası kabul edilen Aisopos’un nesillerden nesillere, yüzyıllardan yüzyıllara aktarılan tüm mitleri, Yunanca aslından çeviriyle Türk okuyucularını bekliyor…

Değerlendirme: 4 / 5.

Aisopos ya da Türkçede yaygın olarak bilinen adıyla Ezop, antik mitologların en ünlülerinden biridir. Hayatı hakkında çok kesin bilgilere sahip olunmasa da, yaşadığına dair aktarımlar kesin gibidir. Özellikle ölümü üzerine, farklı kaynaklardan birbiriyle örtüşen bilgiler vardır. Onu kısaca, masallar/mitler ile konuşan bir adam olarak hayal edebiliriz. Günlük yaşamında anlatmak istediklerini hikâyeleştirerek anlatmıştır. Hiçbir yazılı eseri yoktur; mitleri iki bin beş yüz yıl boyunca yaşamış ve bizlere dek ulaşmıştır. Nesillerden nesillere, yüzyıllardan yüzyıllara aktarılan bu mitleriyle didaktik mitolojinin de babası olarak olarak kabul edilir.

Prometheus insanları yaratırken onlara iki heybe armağan etmiş. Birinde diğer insanların kusurları, ötekinde her insanın kendi kusuru saklıymış. İlk heybeyi önlerine, ikincisini de arkalarına asmış. Bu yüzden insanlar diğerlerinin kusurlarını görürken, kendi kusurlarının farkına varmazlar.

İki Heybe (πηραι δυο), Masallar, Aisopos, s145.

Aisopos’un Hayatına Dair

Aisopos’un hayatı hakkında çok kesin bilgilere sahip olunmasa da, yaşadığına dair aktarımlar kesin gibidir. Milattan önce 620’de günümüzde Nessebar ismiyle Bulgaristan topraklarında bulunan, Karadeniz kıyısındaki bir Yunan kasabasında doğmuştur. Yoksul bir ailenin çocuğudur ve köle olarak satılmıştır. Zekâsı ve espri yeteneğiyle son efendisinin beğenisini kazandığı ve bu sayede özgürlüğüne kavuştuğu söylenir. Hayatına dair farklı hikayeler de olsa da ölümüne dair anlatılanlar birbiriyle tutarlıdır.

Milattan önce 562 yılında Delphi’ye giden Aispos, buradaki kâhinlerin halkın sırtından geçindiğini görür ve buna karşı da sessiz kalamaz. Tembellikle suçlayarak kızdırdığı bu rahipler, ona karşı kötü bir tuzak kurarak eşyalarının arasına değerli bir kutsal kadeh saklarlar. Aisopos, haksız bir şekilde hırsızlıkla suçlanır. Ardından da kendisini suçlayanlar tarafından yargılanıp ölüme mahkum edilir. Parnassos Dağı’nda bulunan Phaedriades kayalıklarından aşağıya atılarak öldürülür. Rivayet odur ki, bu olayın ardından Apollo, Delphi sakinlerinin adaletsizliklerini cezalandırmak için büyük bir kıtlık göndermiş. Kâhinler bu kıtlıktan kurtulmak adına, kefaret için Ezop’un onuruna bir mermer sütun dikmiş. Hatta, Herodot’a göre, eski sahibinin torununa ulaşarak bir kan bedeli de ödemişler. Apollo cezasını geri çekmiş midir? Bunu bilmiyoruz ancak bu olaydan haberdar olan Yunanistan’ın yöneticileri ve bilgelerinin Ezop’un intikamını aldığı söylenir. En önemli Yuncanca ansiklopedi sözlüklerden Souda’ya göre, “Aisopos Kanı” terimi de bu olaydan türemiştir. Haksız yere verilen ölüm cezalarını tanımlar.

Masallar / Mitler Üzerine

Aisopostan günümüze 500 kadar mit ve farklı dillerde kendine yer edinen 200 deyim ulaşmıştır. Mitlerinde kahramanlar çoğunlukla hayvanlarıdır. Genelde karşımızda tilki, kurt, aslan ve geyik gibi belirli hayvanlar vardır. Bazen bitkileri ve nadiren de insanlar ile tanrıları kahramanlaştırdığı da olmuştur. Kahramanlarının yaşadıkları ve diyalogları üzerinden anlatılarını gerçekleştirir. Bu anlatılar oldukça kısa ve sade hikâyelerdir. Karakterleri ahlaki, sembolik ve alegoriktir. Her anlatısının ardında kolayca anlaşılabilecek bir ders vardır. Aisopos mitlerini okurken, bizim kıssadan hisse çıkarmak deyimi tam anlamıyla gerçek olur. Bizans döneminde, mitler kaleme alınırken sonlarına “bu masaldan çıkarılacak ders” diyebileceğimiz epimitler eklenmiştir. Bu epimitlerde çıkarılan anlamlar, günlük hayata yansıtılabilecek pratik bilgeliklerdir.

Masallar’ın Türkçe Çevirilerine ve Baskılarına Dair

Aisopos anlatılarının dilimizde yayınlanışına baktığımda, baskı olarak 19. yüzyıla ulaşabildim. Elbette Ezop’un Türkler arasında da yüzyıllardır biliniyordu; ancak sanıyorum ki Aisopos’u yazılı olarak dilimize ilk kazandıran Evangelinos Misailidis olmuş. Masalları, Yunancadan Karamanlı Türkçesine çevirerek yayınlamış. Aynı dönemde Ebüzziya Tevfik Bey‘in yayınladığı Ezop’un hayatını anlatan eseri de masalların yayılmasına büyük katkı sağlamış.

Cumhuriyet’in ilanından günümüze, mitler çeşitli çevirmenler tarafından dilimize kazandırıldı. Bu çeviriler birçok yayın evinden baskı yaptı. Bunlardan en dikkat çekeninin 1945 yılına ait olduğunu düşünüyorum. Bu tarihte masallar, Nurullah Ataç’ın çevirisiyle Milli Eğitim Bakanlığı Yayınları tarafından yayınlandı. Diğer önemli çevirmenlere Nâzım Hikmet, Orhan Veli Kanık, Sabahattin Eyüboğlu ve Ülkü Tamer gibi isimleri örnek gösterebiliriz. Okuduğum ve yorumladığım bu baskı ise, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’nın Hasan Âli Yücel Klasikler Dizisi içerisinde yer alıyor. Masallar -Bütün Ezop Masalları- dizinin 202. kitabı olarak 2013 yılında yayınlandı. Bu basım için mitlerin Yunanca aslından Türkçeye çevirisini İo Çokona gerçekleştirdi.

Masallar Üzerine Kısa Yorumum

Öncelikle önemli gördüğüm bir noktaya değinmek istiyorumm. Aisopos’un anlatıları Türkçede masal olarak geçiyor. Ancak kavram açısından bu yanlış bir kullanım. Yunancada bu anlatılar için masal değil, μύθοι (mythos, efsane/mit) kelimesi kullanılıyor. Bizde de mit kavramı vardır ve bu anlatılar için daha doğru bir karşılıktır. Çevirmen İo Çokona, kitap için hazırladığı önsözde bu yanlışa da dikkat çekmiş. Masal ile mit arasındaki farkı kısaca açıklamış. Buna rağmen kitap için Masallar ismini seçilmesi, bence yanlış bir karar olmuş.

Yunanca μύθος [mythos] kelimesinden türetilmiş bir çok kelime vardır. Örneğin mitoloji, Yunanlıların dünya görüşlerini ve felsefelerini yansıtan bir söylencedir. Aisopos Mitleri de birçok dile Aisopos Masalları olarak çevrildiği halde, “mythos” ile “masal” kelimeleri tam olarak aynı şeyi ifade etmez. Masalı, yani παραμύθι [paramythi]’yi çocuklara hitap eden, eğlendirmek ya da öğüt vermek amacıyla yaratılmış tamamen hayalî, çoğu kez uzun bir hikâye olarak görebiliriz, oysa mitte bir deneyim birikimi göze çarpar. Doğadaki canlı ya da cansız varlıkların insanlar gibi düşünüp konuştuğu, tanrılarla insanların bir araya geldiği bu kısa eğitici anlatımların özünde halk kitlelerinin güç simgesi olan yöneticilere üstü kapalı eleştiri ve itirazları saklıdır. Bu durumda Aisopos’un eserini tanımlarken mit kelimesi kullanmamız daha doğru olurdu, ancak “masallar” ifadesi yerleşmiş olduğundan, bu kitapta da masal olarak aktarmayı uygun gördük.

Aisopos ve Eseri isimli Önsöz’den, -İo Çokona

Not kırmama sebep olan bu yanlışı bir kenara bıraktığımızda, baskı, Aisopos mitlerini herkesin okuyup anlayabileceği sadelikte bir çeviri olmuş. Mitlerin her birinin çok kısa olması sebebiyle, çantanızda taşıyıp her yerde okuyabileceğiniz bir kitap. Puanım: 4/5

KAYNAKÇA
  1. Αίσωπος – Βικιπαίδεια
  2. Antik Yunan, Umberto Eco, 2017.
  3. Three Hundred Æsop’s Fables, George Fyler Townsend, 1887.
  4. Yüzyıl Osmanlıca ve Karamanlıca Yayınlarda Ezop’un Hayatı ve Masalları, Evangelia Balta, 2019.
Murat Yıkılmaz » Okuduklarım » Kitap » Masallar – Aisopos

Bir Cevap Yazın