Shane Dundas ve David Collins. Bu adamları HBBA’nın Hareket Çekme Sanatı adıyla paylaştığı video sayesinde tanımıştım. Ne zaman canım sıkılsa, biraz gülmek istesem açıp izliyorum kendilerini. Yukarıdaki gösterilerini beğendiyseniz, favorilerimden olan Windscreen Cleaner’ı da izlemenizi tavsiye derim. “Kim bu adamlar?” derseniz web sitelerine, “başka video yok mu?” derseniz de şuraya yönlendirebilirim sizleri…
Ferdinand von Schirach – Suç
Dışarıda, gürültülü bir kafenin en göze batmayan köşesinde kitap ve dergi okumayı seviyorum. Okuduğum kitaptaki bir tipi ya da karakteri benzetebileceğim bir yığın insan olmasından mı yoksa hiçbirinin bana aldırış etmemesinden mi bilmiyorum ama gerçekten çok seviyorum. Suç, NTV Yayınları’ndan çıkan birçok kitap gibi okumayı oldukça istediğim bir kitaptı aslında ama alışımın üzerinden 2 hafta […]
Premium Kullandığım Servisler
İnternet ve mobil dünyayla iç içe yaşayan birisi olarak, gün içerisinde okumak, not almak, izlemek, dinlemek gibi temel aktiviteler için birçok servisten faydalanıyorum. Bu servislerin birçoğu ücretsiz servisler olsa da, zaman zaman ihtiyaçlarımı karşılamak için aldığım premium üyelikler de yok değil. Bu yazımda, düzenli olarak ücret ödeyerek premium kullandığım bu servisleri kısaca listelemek istedim.
Speed Painting by Nico Di Mattia
Nico Di Mattia, yaklaşık 4.5 yıldır (2007’nin başından beri) aralıksız takip ettiğim ve insan üstü photoshop yeteneğine sahip olduğunu düşündüğüm bir speedpainter. Uzun zamandır yeni bir speed painting çalışması yayınlamıyor ama Youtube kanalındaki eski çalışmaları tekrar tekrar izlenmeye değer düzeyde.
Orjinal Adı: Aristotle and an AARDVARK GO TO WASHINGTONYazar: Thomas Cathcart & Daniel KleinTürkçe Çeviri: Nihan YeğengilEditör: Kemal KüçükgedikDüzelti: Nilüfer AltınelBilgisayar Uygulama: Merak GökKapak Uygulama: Y. Bora ÜlkeISBN: 978-605-4456-14-7Sayfa Sayısı: 192Yayınevi: Pegasus Yayınları “Felsefe ve Mizah Yoluyla Siyasetin Yuvarlak Dilini Kavrama…” İlk ilk kitabın, Platon Bir Gün Kolunda Bir Ornitorenkle Bara Girer ve Nietzsche Öldü! Bir Hipopotam Olarak Yeniden Doğdu…, ardından çatlak profesörlerimizin hem felsefe öğreten, hem de […]
127 Hours – 127 Saat (2010)
Yıllar önce 28 Days Later filmiyle tanıdığım, 2009 yılında 8 dalda Oscar’ı hak eden filmi Slumdog Millionaire ile hafızama kazıdığım Danny Boyle’un bu yıl 6 dalda Oscar’a aday olan filmi 127 Hours, 2003 yılında Aron Ralston isimli bir dağcının başından geçmiş gerçek bir olayı anlatıyor. Filme ilk olarak birkaç ay önce okuduğum Aron Ralston’ın İnanılmaz […]
Snoken Productions – Mine
Battlefield 2‘yi çıktıktan kısa bir süre sonra, 2005 yazında oynamaya başlamıştık. Oyuncu sayısı arttıkça eğlence düzeyi de artan bir oyun olması sebebiyle uzunca bir süre gözde oyunlarımızdan olmuştu. Minimum 20 kişi oynardık ve Dalian Plant isimli haritada Çin Mig uçaklarına karşı Amerikan F uçakları ile kapışmaktan çok zevk alırdık. Uçakları rahat uçurabilmek, geçilemez denilen yerlerden […]
Orjinal Adı: Heidegger and a Hippo Walk Through Those Pearly GatesYazar: Thomas Cathcart & Daniel KleinTürkçe Çeviri: Algan SezgintürediYayına Hazırlayan: Ergün AkçaKapak: Bülent ArslanISBN: 978-605-5691-28-8Sayfa Sayısı: 212Yayınevi: Aylak Kitap “Yaşamı ve Ölümü Felsefespri Yoluyla Anlamak” Daha önce şurada tanıtımını yaptığım harika kitap Platon Bir Gün Kolunda Bir Ornitorenkle Bara Girer‘den sonra kitabın yazarları olan çatlak profesörlerimiz […]
The Social Network – Sosyal Ağ (2010)
Sinemadan geldiğimden beri “yazsam mı yazmasam mı” diye düşünüyorum, sonunda yazmaya karar veriyorum, ama yazmaya başladığımda böyle bir giriş yapacak kadar da bilemiyorum ne yazacağımı. The Social Network beni böylesine derinden etkileyen bir film oldu işte.
Ne Okuyorsun?
Çok fazla kitap okuyan birisi olarak okuduğum kitapların bir listesini oluşturacağım, puan vereceğim, yorum yapacağım ve diğer kitapseverlere ulaşacağım bir site isterdim her zaman. Bu kapsamda Goodreads, LibraryThing, Google Books gibi duyulmuş siteler bulunsa da hiç biri bana tam olarak istediğimi veremiyordu. Bu yüzden, Emre Akbudak’ın mükemmel projesi olan Sinebot’tan sonra aynı mantıkla bir kitaplık açmayı düşünüyordum […]